Ancak az sonra okuyacağınız yazı öyle bir ilk ki, hem cahilliği hemde komediyi bir arada sunuyor.
Son günlerde ithalat ve ihracat konuları çok konuşulurken “ilk yazılım ihracatımız” ve dramatik sürecine değinmeden edemedik.
İlk yazılım ihracatımız ve yazılımı metre ile sattığımız o hadiseyi Netaş Genel Müdürü Tanju Argun ‘un ağzından naklediyoruz.
“O zamanlar internet yok. Hazırlanan yazılım paketini çatıdaki çanak antenle, 128kb/s hızla, İngiltere'ye yolladık.
Faturayı da postaladık. 10 milyon dolar ödeme yaptılar.
Aradan 3-4 ay geçti, vergi memurları gelip "siz 10 milyon dolarlık fatura kesmişsiniz ve bu para ödenmiş ama mal çıkışı yok, bu hayali ihracat" dedi. Ben de vergi memurunu ARGE bölümüne götürüp bir bilgisayarın başına oturttum."Şu `enter' tuşuna basar mısınız?" dedim, o da bastı.
"Şu an 300 dolarlık ihracat yaptınız" dedim. Adam suça ortak olmuş olduğu için biraz içerledi (gülüyor).
Sonra yazılım nedir, uydu bağlantısı nedir, bu ne kadar para eder, bunları anlattık. Adamlar anladılar ama mevzuata göre mal çıkışı olmak zorunda.
O dönem cd yok, hatta kaset bile yok, makaralı bant kullanılıyor. Biz de yazılımı iki makaraya kaydettik ve gümrük komisyoncusuna verdik. Ancak gümrük memuru, "tırlar nerede?" diye sormuş. Komisyoncu "tır yok, tüm mal bu iki makara" demiş. Gümrük memuru iki makaranın 10 milyon dolar edebileceğine inanmadığı için işlemi yapmamış.
Mahkemeye gidildi, bilirkişi heyeti kuruldu, bizim makaralardaki yazılımın 10 milyon dolar edip etmeyeceğini incelediler.
Nasıl incelediler bilmiyorum ama en sonunda mahkemeyi kazandık.
Bu kez aynı komisyoncu, aynı gümrük memuruna aynı makaraları mahkeme kararı ile götürüp işlemi yeniden başlattı.
Ancak işlem sırasında, ihraç malının birim fiyatının girilmesi gerekiyormuş. Bakmışlar teyp bandı var, makarası 1.000 metreden 2.000 metre yazılım diye yazmışlar. Böylece Türkiye'den ihraç edilen ilk yazılımın birimi metre olarak tescillendi...
Gördüğümüz üzere eskiden beri bürokrasi bilimin, girişimin ve teknolojik araştırmalara desteğin önünde hep bir engel olarak kalmış.
